Gezilerim

Yedikule Zindanları - İstanbul / 2013
http://tr.wikipedia.org/wiki/Yedikule_Zindanlar%C4%B1

İstanbul... Öyle kalabalık ve öyle yorucu bir şehir, herkes yaşam derdinde, herkes bir yerlere yetişmenin derdinde... Bir kargaşadır gidiyor. Bu şehir artık dolmuş. yer yok dediğiniz anda, İstanbul yılmıyor, doymuyor. Yeni yaşamlar, hayatlar, aşklar, tutkular, acılar biriktiriyor. Yine de bana mısın? demiyor. Öyle bir büyü ki tutulup kalıyorsunuz. Aşkıyla yanıyorsunuz. Bunalıyor daralıyorsunuz bazen sonra gözlerinizi kapatıp bir derin nefes alıyorsunuz, İstanbul'u soluyorsunuz ve bütün yaralarınız kapanıyor...
Binlerce yıldır kimler geldi kimler geçti, kimler bu aşkın uğrunda savaşmadı ne aşklar, ne tutkular... İstanbul'u yaşamak için onu tanımak lazım... Arabayla olmaz her yerini adım adım gezmek lazım. Boğazdı, sahildi değil ona özel günler ve anlar ayırmak lazım.
İşte ayırdığımız o günlerden birinde Yedikule Zindanlarını gezdik... Girişlerde 10 tl ücret alınmasına rağmen devletin bazı yolsuz ihaleleri sebebiyle Zindanlar havada kalmış. sahiplenen hiç kimse yok. Tamamen atıl ve yalnız özellikle Altın Kapı tarafında, günümüze kadar ulaşmış ahşap zemin ha yıkıldı ha yıkılacak. Işıklandırma neredeyse yok... Güvenlik yok... Tabi bildirdik durumu ama orada çalışanlrda çaresiz kalmış, 'herkes sizin gibi gezmeye gelmiyor, kimi geliyor, sigarasını atıyor, kimi geliyor şişesini, kimi geliyor lambaları kırıyor, gerekçesi de burası zindan bu kadar ışık olmamalı...'
Üzülüyorum. Umarım birileri tekrar bu büyük eserin farkına varır ve bu eksiklikleri gidererek insanların beğenisine sunar...
Fotoğrafları Sevgili Hasan KIRMIZIGÜL çekti kendisine teşekkür ederim. Sanırım İstanbul un yıllanmış duvarları, onda da ayrı bir heyecan yarattı...
İyi seyirler...
Kimden Diğer fotoğraflar için Web Picasa Sayfası YEDİ KULE ZİNDANLARI (Dungeon Yedikule in the İstanbul)


Nürnberg / Germany; Faber Castel Şatosu, Lunapark ve Kilise Ziyareti 2012

Nürnberg de olmanın bana verdiği en büyük heyecanlardan biri de tabi ki yıllardır boya kalemlerini kullandığım bir marka olan Faber Castel in asıl üretim yerini ve tabi ki Faber Castel!in varisinin hala yaşadığı Şatoyu gezmek oldu. Şatoyu gezmek için haftanın iki gününü ayırmışlar, bununla beraber kalan günlerde ücretsiz olarak bahçesinde gezip bol bol fotoğraf çekebilirsiniz. Benim de dönüş tarihimle ziyaret günleri uyuşmadığı için sadece bahçesinde ve fabrikasında gezebildim ama bu bile beni mutlu etmeye yetti.

Tarihi fabrikayı gezerken ise daha da çok mutlu oldum çünkü Alman lar doğaya karşı o kadar duyarlılar ki fabrikanın yanı başında bir nehir var ve ne bir koku ne bir çöp her yer tertemiz suda hala balıklar, ağaçlarda ise sincaplar yaşıyor. Fabrika yarım asırdır çalışıyor ama çevre kirliliği yaratmıyor.
Darısı bizim fabrikalarımızın başına...


Kimden Diğer fotoğraflar için Web Picasa Sayfası nürnberg faber castel

 Nürnbergde  ki diğer gezilerim,  kilise ziyareti, orman yürüyüşü ve Adolf Hitler in herkesin beynini yıkadığı arenasına kurulan lunaparkdaki eylenceli resimlerimizide yine nürnberg faber castel albümünde görebilirsiniz.



Nürnberg / Germany 2012


Alman ya ya kadar gitmişken canım arkadaşım Ümit i de görmemek ve beraber zaman geçirmemek olmazdı. Özellikle gezmeye olan düşkünlüğümü bildiğinden şehrin gezilip görülmesi gereken en güzel yerlerine birlikte seyahat ettik. Kendisi zaten yaşadığı bu şehirdeki tarihsel dokuyla çok alakadar olmamasına rağmen, özellikle kızları tavlamak için böyle rehberlik yapıyor olmanın faydalarını da bana uzun uzun anlattı :))
http://de.wikipedia.org/wiki/Kunst-und_Baudenkm%C3%A4ler_der_Stadt_N%C3%BCrnberg






Özellikle Adolf Hitler zamanında tamamen yıkılmış ve 1945 yılından itibaren yeniden yapılmış bir şehir olmasına rağmen Nürnberg tarihi ve modern yapısı ile tüm güzellikleri içinde barındırıyor.

Ayrıca dönemin en büyük mahkemeleride burada kurulmuştur.


Tabi Nürnberg in en önemli çzelliklerinden biride Oyuncakçılık tır. Hala her yıl en büyük Oyuncak Fuarlarına ev sahipliği yapar ve legolarda dahil olmak üzere bir çok oyuncak markasının üretim merkezi burasıdır.
Kimden nürnberg / germany





                    
Diğer fotoğraflar için Web Picasa Sayfası>> nürnberg faber castel Frauenkirche am Hauptmarkt


Heidelberg / Germany 2012


Heidelberg, Almanya'nın en eski üniversitesinin bulunduğu şehirdir. Heidelberg Üniversitesi 1386 yılında kurulmuştur. Şehri ikiye bölen Neckar nehri ve sarayı ile birlikte tablo güzelliğinde olan kent aynı zamanda Almanya'nın en romantik kenti (Wege der Romantik) diye de anılmaktadır. Bugün şehir nüfusunun çoğunluğunu öğrenciler oluşturmaktadır. Heidelberg, Mannheim'dan yaklaşık 15 dakika kadar bir uzaklıkta yer alır. Aynı zamanda kentin adıyla da anılan matbaa ve baskı makineleri ünlüdür. (Wikipedi)
Tabi bu şehri gezerken en büyük hayal kırıklığım üniversite okumak için böyle bir yeri tercih etmeyişim onun yerine "Şansıma ne çıkarsa" diye düşünmüş olmanın verdiği pişmanlık oldu...

Diğer fotoğraflar için Web Picasa Sayfası>> heidelberg germany


Karsluhe - Bruchsal / Germany 2012


Almanya. Farklı sesler ve farklı yüzlerin yanı sıra tanıdık, bildik, o hep duyduğumuz gurbetçilerin içinde olmak :) isçi olarak ilk gelen Türklerden buraya nasıl adapte olduklarına dair hikayeler dinlemek ve yeni gelen neslin bozuk Türkçesine rağmen, hiç değişmeyen vatan sevgisi ve özlemi...

Diğer fotoğraflar için Web Picasa Sayfası>> Germany (Bruchsal Deutschland)

İlk Almanya seyahatimde iki gün içinde beni bıktıran hemen evimizin arkasında bulunan kiliseden gelen can sesleri oldu :) her saat başi, çeyreklerde, yarımlarda gonk gonk gonk, hele pazar günleri gonk gonk gonk gonk belki 15 dakika boyunca devam ediyor... Bu yüzden önce Ezan sesini özledim, sonra alıştım ve saygı duymayı öğrendim, başkalarının inançlarına ve saygı duymayı öğrenince anladım başka bir ülkede yabancı olmak ne demek. Sonra hayran olmaya kısmı da var tabi kıskançlıkla beraber. Mesela; sisteme, düzene, çevre temizliğine, masalsı evlere, insanların sosyal yasama is yaşamına ve aile yaşamına verdikleri değere...



Burası, Bruchsal, küçük bir kasaba aslında ama her şeyde var içinde. Almanya da en çok hoşuma gidense masallardan fırlamış gibi görünen evler:) tarihlerini, kültürlerini korumuşlar. Evlerin hepsi İki - üç katlı müstakil, bahçeli, garajlı, mutlaka "çatı katı" olan evler. Her yer ormanlık alan, ormanlar çok akımlı, Tarlalar çok fazla ve çok çok düzenli. İçim acıdı gördükçe, biz neden yapamıyoruz diye... Buyuk kentler dışında manzarayı bozacak, kocaman, renkli, ışıklı reklam tabelaları, pankart vs asla yok. Bisiklet kullanımı çok fazla, Pazar günleri aile boyu bisikletle gezi yapıyorlar. Yasam standartları bize göre çok yüksek. Shengen olunca seyahat özgürlüğü var. Avrupa ülkeleri zaten birbirine yakin elinizi kolunuzu sallayarak geziyorsunuz, kapı sinir vs yok. Bütün milletler, ırklar birbirine karışmış:) herkes en az iki, en normali ise 3 - 4 dil biliyor :(

Strasbourg / France 2012

Kuzey avrupa çok yağış alan bir bölge özellikle benim gibi mevsimlere pek aldırmadan geziyorsanız, yağmurlu bir günde de kesinlikle tad alacağınız bir şehir Strazbourg. Notre Dame Katedrali, Ren Nehri ve tarih kokan sokaklarıyla bambaşka bir keşif...


http://tr.wikipedia.org/wiki/Strazburg


Diğer fotoğraflar için Web Picasa Sayfası>> Strasbourg / France Travel




İstanbul / 2012

Kadıköy iskelesinden vapurla Avrupa Yakasına, Eminönü'ne geçiyoruz. Makinelerimiz elimizde, başlıyoruz yürümeye... Yürümekte değil aslında çünkü her adımda farklı bir keşif, sanat, ses, ışık, görünüş var. Haliyle yürümek değil adım başı durmak oldu bizimkisi...


Diğer fotoğraflar için Web Picasa Sayfası>> istanbul 2012


Eminönü, Cağaloğlu, Sultanahmet, Ayasofya, Gülhane Parkı, Taksim ve İstiklal Caddesi...
Böyle sayınca çok gelse de insana, aslında İstanbul'un görülmesi gereken binlerce noktasından sadece birkaçı bunlar. Mesela, Yerebatan Sarnıcının önünden geçtik ama giremedik, çok sıra vardı. Bazı yerler saat 4'de ziyarete kapandı, bir çok yer ücretli, özel sergi ve müzeler ateş pahası, kalabalık, kış vakti erken akşam oldu, yorulduk derken günü bitirdik. Dahasına artık Allah ne zaman görmeye izin verirse o zaman devam ...




Ankara Anıtkabir Ziyareti / 2012

Diğer fotoğraflar için Web Picasa Sayfası>> Ankara / visit to Anıtkabir (Mustafa Kemal ATATÜK)

Ankara'dan ayrılmadan son kez gidip atamızla da vedalaşalım dedik, çok keyifli, duygusal, coşkun vatan severlik hisleriyle dolu bir gezi yaptık. Ailecek :)

http://www.tsk.tr/12_anitkabir/sanal_muze/7.html
Anıtkabiri, Anıtkabir Komutanlığının sitesindeki sanal müze gezinisi ile incelemek eminim daha çok hoşunuza gidecektir...

4 yorum:

  1. Of harika resimler bayıldım bayıldım.

    YanıtlaSil
  2. Senin adına çok mutluyum. İnşallah bütün hayallerin gerçek olur. Sağlıkla, huzurla, Allaha emanet ol. Tatlım benim.

    YanıtlaSil
  3. Çok ilginç, evlere bayıldım gerçekten masal gibi canım benim iyi ki gittin sayende ben de öğreniyorum. Yağmur çocukları görmesin çok kıskanacak.

    YanıtlaSil
  4. Cok tesekkurederim ablacigim :)

    YanıtlaSil

Yorumlarınız için teşekkür ederim. Yine beklerim.